Sen dünyanın neresindensin aşkım
Dünyanın neresinde doğmuş olursak olalım sevgililer arasında başka bir dil var, yalnızca iki bireye ait olan. Dışarıdan bakanlar onlara anlam veremese de bu dil iki aşığı birbirine bağlayan en eforlu bağdır.
Kendi hayat şartlarımızda bakarsak, dışarıdan gözlemlediğim kadarıyla, bizler en çok “Aşkım” hitabını kullanıyoruz. Ancak bu otobüste, vapurda, metroda vs tanık olduklarımız. Başka Bir Deyişle bu azıcık dışarıdayken hitap biçimleri gibi.
Ancak daha özele inip dostlarımızın ilişkilerine tanık olduğumuzda acayipleşiyor vaziyet. “Balım, çöreğim, ponçiğim…” diye uzayıp gidiyor.
Yalnızca Türkiye’de aşk yok natürel. Dünya geneline bakıldığında da çiftlerin birbirlerine hitapları insanda merak uyandırıyor. En azından bende uyandı ve bir şeyler inceledim. Hadi paylaşalım…
Dünyada acayip sevgili hitapları
Bir fil aşığı olarak en çok Tayland’a bayıldım. Taylandlı çiftler “Küçük fil” diye hitap ediyorlarmış en çok birbirine.
Bunun yanında esrarengizleşen ve dışarıdan anlaşılması ihtimalsiz olanlar var: İsveçliler “Tatlı buruncuk”, Çin “Sen benim batan balığımsın”, Fransızlar “Küçük pirem”, İtalyanlar “Küçük mikrobum”, Japonlar “Gözleri olan yumurta gibisin”, Tibetliler “Kalbimin en değerli zehri”, Ekvadorlular “Kilolum”, Meksikalılar “Yaşlı bayanım”…
Ya sevimlilik anıtı ponçik hitaplar
Bu alanda en alakamı sürükleyen Finlandiyalılar oldu, Zira sevgililer birbirine “Ekmek miniği seni” diyormuş. Özellikle bir erkeğin sevgilisine bu hitabını getirsenize gözünüzün önüne. Öğrenmem ki, bana fazla tatlı geldi.
İspanyollar da “Şeker topağım” diyormuş. Brezilyalılar “Mini mini bal kabağı”, Almanlar “Şekerleme”, Endonezyalılar “Kalbimin meyvesi”…
Ve Araplar da romantizmin doruklarına çıkıp “Ceylan gözlüm” diye sahiplenerek hitap edermiş.
Aşk bu, paylaşmak, beğenmek en hoş kelimelerle anlatılıyor natürel. Siz beğendiğinize nasıl hitap edersiniz?
Aşkınız daim olsun…
özel içeriğidir.