Çocukluktaki romatizmalar sakatlık nedeni olabilir

ESOGÜ Tıp Fakültesi öğretim azası Doç. Dr. Kaşifoğlu: “Çocukluk çağındaki romatizmalara erken tanı konulmaz ve tesirli rehabilitasyon edilmezse, henüz sihrime sürecini bitirmemiş çocuklarda kalıcı sakatlık gelişimine yol açabilir”

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi ESOGÜ Romatoloji Bilim Dalı Öğretim Azası ve TürkiyeRomatoloji Derneği Azası Doç. Dr. Timuçin Kaşifoğlu, “Çocukluk çağındaki romatizmalara erken tanı konulmaz ve tesirli rehabilitasyon edilmezse, henüz sihrime sürecini bitirmemiş çocuklarda kalıcı sakatlık gelişimine yol açabilir” dedi.

Her yaşta görülebilir

Kaşifoğlu, romatizmal hastalıkların erişkin ve yaşlı hastalığı olarak öğrenilmesine karşın çocuklarda da görülebildiğini söyledi. Hastalığın tipik başlangıcının, el parmak eklemleri ve el bileğinde şişlik, sızı ve tutukluk biçiminde olduğuna dikkati sürükleyen Kaşifoğlu, “Ancak bir gruphastada diz ve ayak bileği eklemlerinde şişlik daha apaçık olabilir. Özellikle minik çocuklar şikayetlerini bütün olarak belirtemeyebilirler ancak genel bir sıkıntılılık hali, ateş ve sorunlueklem hareket ettirmeye çalışıldığında yakınmalarının çoğalması, aileler için yol gösterici olabilir” diye konuştu.

Çocuk romatizmalarında erken tanı konulmasının ehemmiyetini vurgulayan Kaşifoğlu, şunları kaydoldu: “Çocukluk çağındaki romatizmalara erken tanı konulmaz ve tesirli rehabilitasyon edilmezse, henüz sihrime sürecini bitirmemiş çocuklarda kalıcı sakatlık gelişimine yol açabilir. Bu romatizmalar henüz sihrime evresinde olan eklemlere hasar verdiği takdirde, çocuklar sihrime geriliği ile karşılaşabilirler. Bu sebeple erken tanı konulması çok ehemmiyetlidir.”

Ailevi Akdeniz ateşi hastalığı

Çocukluk çağındaki romatizmalar içerisinde “ailevi Akdeniz ateşi” ismi verilen hastalığın dünya üzerinde en fazla Türkiye’de görüldüğünü dile getiren Kaşifoğlu, şunları kaydoldu: “Ülkemizde takribî 200 bin ortamında ailevi Akdeniz ateşi hastası olduğu düşünülmektedir. Bu hastalarınyüzde 80’i çocukluk çağında belirti verir ancak sıklıkla tanı konulması, yetişkin yaşlara kalır. Çocuklarda yineleyici karın sızısı, ateş, eklem şişliği, göğüste batma, ayak bileğinde şişlik ve kızarıklık ile karakterize saldırılar olur. Hastalık tanısı konulduğunda çok iyi rehabilitasyon edilebilir. Ancak tanıda gecikilen hastaların bir kısmında irinin böbrekleri bozması sonucu ile böbrek yetmezliği büyüyebilir. Bu sebeple ebeveynlerin yineleyici ateş, karın sızısı ve eklem yakınmaları olan çocukları, romatoloji uzmanlarına getirmesi ehemmiyetlidir.”

Kaşifoğlu, hastalığın ismini Akdeniz bölgesinden almış olmasına karşın en fazla Eskişehir, Sivas,Tokat, Erzurum, Bayburt, Samsun gibi İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Karadeniz bölgesinin iç kesimlerindeki şehirlerde görüldüğüne işaret etti. Hastalığın genetik olduğuna değinen Kaşifoğlu, ailenin öbür fertlerinde de eş muayenehane yakınmalara, böbrek yetmezliği yaşanmaması açısından dikkat edilmesi gerektiğine sözlerine ilave etti.